Biraz şansın varsa, yaşamının ilk on yılında çizerek, çözerek, dinleyerek, seyrederek ve görerek bir şeyler oturtuyorsun karakterine… İkinci on yılında bu öğrendiklerin, okulunda, arkadaşlıklarında, vedalarında, yeni başlangıçlarında sana yardımcı oluyor. Otuzlarında, çevrende ve iş yaşamındaki öngörülerinin neredeyse hepsinin doğru çıktığını görüyorsun. Özgüvenin tepe noktasına ulaşıyor. İlişkilerin hakkında düşündüklerinde asla yanılmadığını fark ediyorsun. Sonra, [...]
Haluk Akbaşlı
Çok yaşlısın... Ölmek üzeresin. Ve bunu biliyorsun. Evinin arka odasında, oksijen tüplerinin yanındaki yatağında, yanına gelip elini, alnını, yanaklarını öpen eşini, çocuklarını, torunlarını bırakıp gitmek ağır gelse de, İlâhi Takdir'e karşı çıkmanın anlamsızlığının bilincindesin. Hayattaki başarının gelir geçer olduğunu düşünüyorsun, başucunda sevdiğin müziklerin usul usul çalarken... * * * * Gençsin... Yaşamının en güzel çağındasın. Ve [...]
1900'lü yılların başlarında, İtalya'da başta adalar olmak üzere, köklü, zengin ve güçlü aileler, ellerinde bulundurdukları geniş topraklarda, kendi kurallarını koyuyorlar ve uyguluyorlardı. Ekonomi ve hatta Adalet bile, merkezi otoritenin değil özellikle Sicilya'lı ailelerin tanımıyla oluşuyordu. Mussollini başa geçtiğinde, bu feodal yapıyı ve derebeylikleri bitirmeyi planlıyor. Kendine göre çeşitli ince oyunlarla [...]
Hani Masumi Toyotome, sevgi türlerini anlatırken "Ama"lı sevgiden bahseder ya... Seni seviyorum ama... şöyle, böyle diye biten... Şartlı sevgidir işte o. Makbul değildir. Çünkü koşulsuz sevgi değildir. Aynı o benzetmedeki [...]
Yaşlı bir adama ölüm döşeğindeyken sorabilsek " onaltı ay daha sağlıklı yaşamak istermisin?" diye... Yanıt elbette ki "Evet." olacaktır. "Bu zamanı asker ocağında geçireceksin." desek, yanıtın değişeceğini sanmıyorum. Şu anda asker ocağında [...]
Saçını toplayabilmek için, içinde 100-150 tane ince siyah lastik olan bir paket kaparsın Feliks... Her bir lastik sana 2-3 gün gider... Paketin bitmesine yakın, kızına ya da karına ait olan, [...]
Sevgili aile büyüklerimiz.. Birlikte yaşadığımız bu büyük ve güzel evde, sürekli biz çocuklara yasaklar getirerek cezâlandırmanız, sokakta oyun oynadığımız arkadaşlarımızla bile nasıl konuşacağımız konusunda baskı yapmanız, bi'şeyler öğrenirken defterlerimize resimler yapmamızı, yazılar [...]
Sene 1991. Frankfurt – Atina – Chios (Sakız adası) uçak yolculuğum, Avrupanın 1,5 km.lik en kısa pistlerinden olan LGHI / RW01’de noktalanmış. Taksi ile limana gidiyorum. Ve Çeşmeye ilk feribotun ertesi [...]
Çok duymuşumdur, ya da belki duymuşsunuzdur, Ankaralıların ve özellikle İstanbulluların İzmir'le ilgili olarak eleştiri yaptıklarını. Muhtemel Ekşi'de okumuştum bi'zaman ve çok tutmuştum aşağıdaki yorumu. "Ankara'da insanlar kenti yönetir. İstanbul'da kent insanları yönetir. İzmir [...]
Bazı etleri pişiremezsiniz... Ne kadar soslasan, ne kadar marine etsen, ne kadar bekletsen yumuşamaz... Soğan suyuna da yatırsan, yoğurtta bekletsen, deepfreezede 20 gün tutsan nâfile... O etin tabiatında vardır çiğ olmak... Bonfiledir hâlbuki. Kıymetli [...]
