felsefe taşı

Geleneksel Çin tıbbı açısından saç çok fazla kaygının ve bununla birlikte depo enerjinin kaynağıydı ve çok fazla bakım ve ilgi gerektiriyordu. Çeşitli hastalıkları önlemek veya tedavi etmek için insanlara her gün saçlarını taramak için çok zaman harcamaları talimatı verildi. Saç ayrıca birçok rahatsızlığın temel nedeni olarak kabul edildi. Ancak geleneksel bir Çin hekimi, uzun saç sağlıklı bir vücut ve zihnin işareti olarak kabul edildiğinden, kişinin saçını kısa kestirmesini veya başını tıraş etmesini önermezdi.
Çok eski zamanlardan beri ve kültürler arasında, parlak, gür saçlar parlak sağlık ve hem doğurganlık hem de erkekliğin bir işareti olarak görülmüştür.
Bu, geleneksel Çin tıbbında (TCM) da geçerlidir, çünkü saçın miktarı ve kalitesinin
Zang Fu organlarının durumunu
ve fiziksel durumu yansıttığı anlaşılmaktadır.
Bu iç organlar yakından ilişkilidir
ve birbirlerini etkiler,
bu nedenle erken grileşmeyi, kuruluğu ve genel saç dökülmesini ve incelmesini önlemek için
Zang Fu’nun her birini
dengelemek hayati önem taşır.

Çin tıbbında sağlıklı saç,
saç derisini beslemek için
iyi bir qi ve kan akışına dayanır

Böbrek
TCM kavramlarına göre,
saçın uzamasını sağlayan fiziksel maddenin temeli, Böbrekte depolanan doğum öncesi ve sonrası Öz’dür.
Saçın “Kanın bolluğu” olduğu
ve “Böbreğin kemikleri yönettiği
ve ilik ürettiği ve ihtişamının saç olduğu” söylenir.
Bu, saç büyümesinin Kan’a,
iliğin de Böbrek Öz’üne dayandığı anlamına gelir.
Bu nedenle, Böbrek eksikliği
saçın kurumasına,
erken grileşmesine
ve aşırı dökülmesine yol açabilir.

Karaciğer
Huangdi Neijing, Karaciğerin
Kan depoladığını ve Kan Denizi’ni yönettiğini belirtir.
Bu nedenle, saç büyümesi
Kan beslenmesiyle yakından ilişkilidir.
Ming Hanedanlığı’ndan Li Zhen,
tıp alanındaki giriş bölümünde şöyle demiştir:
“Kan güçlüyse, saç nemli olur
ve Kan zayıfsa, saç zayıf olur.”
Karaciğer ayrıca
vücuttaki Qi ve Kan dolaşımını düzenler.

Akciğerler
Huangdi Neijing,
“Akciğer’in güzelliği saçtadır”
ve “Akciğer’in derisi de saçtır” der.
Geleneksel Çin tıbbı da bu nedenle,
Akciğer Qi’nin dışsal tezahürlerinin
baş ve vücut kıllarında bulunduğunu
ve bu nedenle Akciğer Qi güçlü olduğunda
saçın beslendiğini ve canlı olduğunu iddia eder.

Dalak
Geleneksel Çin tıbbına göre,
Dalak edinilmiş hastalıkların temeli
ve Qi ve Kanın kaynağıdır.
Dalağın temel fizyolojik işlevlerinden biri,
su ve Tahıl/Doğum Sonrası Özü taşımak ve dönüştürmektir;
bu da vücuttaki
su, elektrolitler ve besinleri emmek
ve taşımakla eşdeğerdir.
Saçın normal büyümesi ve gelişimi
suya ve Tahıl Özüne
ve Qi ve Kanın beslenmesine bağlı olduğundan, Dalağın taşıma ve dönüştürme işlevleri
normal olduğunda,
saç yeterli Qi, Kan ve besin kaynağı alacak
ve bu da onu sağlıklı, nemli ve parlak hale getirecektir.
Aksine, Dalak işlevini düzgün bir şekilde yerine getiremezse, saç solar ve düşer.
Dalağın bir diğer fizyolojik işlevi de
su ve nemi taşımak ve dönüştürmektir,
yani vücuttaki su ve sıvı metabolizmasına katılır.
Eğer Dalak Qi’si eksikse,
bu onun su ve nemi taşıma ve dönüştürme işlevini etkileyecek ve TCM prensiplerine göre
Nem durgunluğuna neden olacaktır.
Nem’in uzun süreli durgunluğu
daha sonra Isıya dönüşecektir,
bu da genellikle alopesi areata, folikülit ve seboreik alopesi gibi hastalıklara yol açan bir iç Nem Isısı örüntüsüne yol açabilir.

Kalp
Geleneksel Çin tıbbı,
Kalbin temel fizyolojik işlevlerinden birinin,
kan ve ana damarları kontrol etmek de dahil olmak üzere kan damarlarını kontrol etmek
olduğuna inanır.
Huangdi Neijing şöyle der:
“Tüm Kan Kalbe aittir.”
Basitçe söylemek gerekirse,
Kalp, meridyenler ve kan dolaşımı nispeten bağımsız bir işlevsel sistem oluşturur.
Kalp Qi’sinin (yani kalp atışı) itilmesi,
Qi ve Kanın damarlar ve Kanallar aracılığıyla vücudun tüm bölgelerine (saç dahil)
ulaşmasını sağlar,
böylece vücudun çeşitli organları ve dokuları normal bir Qi ve Kan kaynağı alır ve normal işlevlerini yerine getirebilir.
Kalp Qi güçlüyse,
meridyenler tıkanmaz,
Qi ve Kan bol olur ve canlı saçlara yol açar.
Ancak, Kalp Qi eksikse ve Kanallar tıkalıysa,
başa Qi ve Kan akışı eksik olur
ve saç büyümesi ve canlılığı kısıtlanır.